22 Nisan 2015 Çarşamba

AŞK...

 
 
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem, bilirsin.
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık.
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin, sırf onaydı,
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun oturmuştu.
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti.
Yoktu dünlerde,evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz.
Sanki hiç olmamıştı.
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu.
 
Şurda senin gözlerindeki bakımsız,mavi,güzel laflı İstanbullular,
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların,
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik.
 
Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya,
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız,
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı,memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.
 
Cemal Süreya

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder